Sanatçı: Sudarshan Shetty
Küratör: Hasan Bülent Kahraman
Hayatın sürekli bir değişim, dönüşüm ve çeviri olduğu açık bir gerçek. Herakleitos’tan beri aynı suda iki kere yıkanılmayacağını biliyoruz. Antik Yunan felsefesi ateş ve su etrafında ikiye ayrılıyordu. Ateş dönüştürümdü. Su zamanın getirdiği değişiklikti. Ama ikisinin özünü de farklılaşma oluşturuyordu: maddenin değişimi. Değişen madde ve zaman bellekle ilgilidir. Her değişim belleğin gerçekliğini bir kere daha anımsatır ve onar. Bellek sürekli değildir. Aşamaları kaydeder. Tıpkı kültürün katmanlardan oluşması gibi.
Sudarshan Shetty’nin yapıtlarında madde ve zaman ve bellek bir arada ele alınıyor. Bunların kültürel çerçeveleri ve kompozisyonlarına işaret ediliyor. Kırılmak zor bir süreçtir. Maddeyi parçalar ve kendisinden uzaklaştırır. Onarmaksa zamana ve maddeye sarılmaktır. Ama her onarım zamanın izidir. Shetty zamanın izini kültürlerin gerçeğinde arıyor. İki farklı malzemenin kaynaşması iki farklı gerçeğin ve kültürün uzlaşmasıdır.
Kültür insandır. Kendi kendisine oluşsa dahi dünya bizimdir, bizim algımız ve anladığımızla sabitleşir. O halde değişim benim değişimimdir. Ya benden uzaklaşmaktadır her şey ya da bana ulaşmaktadır. Shetty bütün o değişimle birlikte insanın evrensel var oluş trajiğine göndermede bulunuyor. Zaman, kültür ve madde arasında sıkışmış insanın yol arayışlarını imliyor. Antik Yunan’dan bugüne uzanan çizgide değişen ve değişmeyen saklı Shetty’nin yapıtında.
Sergi Afişi
Eserler hakkında detaylı bilgi için lütfen tıklayınız.