05.12.2017
Yazı: Cem Kayıran
Romanya’nın Bükreş şehrinde doğan ve sonraki yıllarda Londra’ya taşınan Alexander Bălănescu’nun temellerini 1987 yılında attığı Balanescu Quartet, herhangi bir enstrüman ya da tını kısıtlamasına bağlı kalmadan, farklı müzikal uçları birleştirmeyi kendine alışkanlık edinmiş bir ekip. Bălănescu’nun bu serüveninde her daim yanında olan Clare Connors’la birlikte liderliğini üstlendiği dörtlüsü, ilk başlarda Robert Moran ve John Cage gibi isimlerin klasiklerini seslendirdi. 1992 yılında yayımlanan ilk Balanescu Quartet albümüyse, dörtlünün dünya çapında yankı uyandırmasını sağladı.
“Kemanlar 200 yıldan fazladır var, biz de onlar ve modern kompozisyonlar arasında bir uyum yaratmaya çalışıyoruz.”
Possessed ismini taşıyan ve Mute Records tarafından piyasaya sürülen ilk Balanescu Quartet albümü, Almanya’nın elektronik müzik sahnesinin öncü ekiplerinden Kraftwerk’in beş parçasının kompleks yaylı düzenlemeleriyle birlikte üç orijinal besteden oluşuyor.
1994 yılında yayımlanan Luminitza isimli ikinci Balanescu Quartet albümüyse, hem barındırdığı temalar hem de eklenen yeni işitsel katmanlarla dörtlünün ne denli geniş bir müzikal anlayışı benimsediğinin ipuçlarını gösteriyor. Alexander Bălănescu’nun Romanya’yı terk ettikten sonra içinde olduğu ruh hâlinin bir yansıması olan albüm, bu kez yaylı enstrümanlara ek olarak ritim programlama ve sample’larla dörtlünün ses paletini genişletiyor.
Sonraki yıl yine Mute Records etiketiyle Philip Haas’ın 1995 yapımı dram filmi Angels & Insects’in müziklerini yayımlayan Balanescu Quartet, 1990’larda farklı müzisyen ve grupların albümlerinde de sıklıkla yer almaya başladı. Bu işbirlikleri arasında Spiritualized, Kevin Volans ve Geoff Smith gibi isimlerin farklı albümlerinde konuk olarak yer alan Balanescu Quartet, bu tür çalışmalarına 2000’lerde de devam etti.
1997 yılında East Meets East isimli albümüyle raflardaki yerini alan Balanescu Quartet, bu kez Japonya’nın en önemli müzikal topluluklarından Yellow Magic Orchestra’nın altı adet şarkısına yaptığı yaylı düzenlemelerle dinleyicilerinin karşısındaydı.
2000 yılında Guido Chiesa’nın yönettiği roman uyarlaması Johnny The Partisan’ın müziklerini hazırlayan Balanescu Quartet, farklı disiplinlerden müzisyenlerle olan işbirliklerine de ağırlık verdi. Optimo, Rabih Abou-Khalil ve Michael Torke gibi isimlerle yolları kesişen ekip, müziğin farklı türlerine olan yetkinliğini de gözler önüne seriyordu.
Balanescu Quartet’in sıradaki albümü, yine bir başka kültürün efsaneleşmiş bir figürü için saygı duruşu niteliğindeydi. 1940’lı ve 50’li yıllarda Romanya’da yaşayan müzisyen Maria Tanase’nin parçalarından yola çıkarak yeni düzenlemeler hazırlayan Alexander Bălănescu, bu kez doğduğu yerin müzikal birikimine odaklanıyordu. Dörtlüye perküsyonlarıyla Steve Arguelles’in eşlik ettiği Maria T. isimli albümde, Tanase’nin kendi ses kayıtlarından sample’lar da bulunuyor. Alexander Bălănescu’nun Maria T. albümünün canlı performansları için Avusturyalı video sanatçısı Klaus Obermaier ile de ilginç ve özel bir sahne şovu hazırladığını da not düşelim.
Kariyeri boyunca sayısız projede yer alan Alexander Bălănescu, dörtlüsüyle yaptığı çalışmaların yanı sıra John Lurie, Ornette Coleman, Pet Shop Boys ve Teho Teardo’nun aralarında bulunduğu geniş bir skalada müzisyenle birlikte çalıştı.
2011 yılında Mute etiketiyle This Is The Balanescu Quartet isimli bir toplama albüm yayımlayan dörtlü, an itibariyle Alexander Bălănescu, James Shenton, Katie Wilkinson ve Nick Holland’dan oluşuyor. Akbank Sanat 25. Yıl Konserleri kapsamında 9 Mayıs akşamı canlı dinlediğimiz ekip, Romen Müziği’nin Çeşitli Renkleri başlıklı performanslarını sergiledi ve Kraftwerk yorumlarının bir kısmını da çaldı.