05.03.2018
Yazı: Ege Dikencik
Caz tarih boyunca hiçbir zaman ortak bir tanıma sahip olamadı. Louis Armstrong’a göre ‘cazın ne olduğunu sormak zorunda kalırsanız asla bilemezsiniz’, Nina Simone’ göre ise caz kelime olarak ‘Afroamerikalıların müziğini tanımlamak için insanların söylediği’ bir terim. Çünkü ona göre yaptığı müzik ‘Afroamerikan klasik müziği’. Bu sözler ve farklı bakış açıları çoğaltılabilir, fakat buradaki önemli nokta, cazın çeşitlilik sağlayan ortamının ta kendisi. Bu çeşitlilik birçok caz türünün doğmasına, farklı tabakalara ulaşmasına ve birçok farklı yazar tarafından caz tarihinin kaleme alınmasına sebep oldu. Ondan biz de cazseverlerin kütüphanesine yakışacak 9 kitabı sizler için derlemek istedik.
The Chronicle of Jazz (Mervyn Cooke)
Notthingham Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olan Mervyn Cooke, caz tarihini herkesin ilgisini çekebilecek bir şekilde yıl yıl -hatta önemli günleri de- notlarıyla belirttiği kitabını ilk olarak 2013’te yayımladı. Kitapta her yıl için birer özet geçildiğini ve belirtilen notların sadece caz veya müzik üzerine olmadığını belirtmekte fayda var. Dolayısıyla Cooke’un kitabı ‘tarihi bilgiyi gerçekleştiği sahnelerle resmeden bir eser’ olarak yorumlanabilir.
Coltrane on Coltrane (Ed. Chris DeVito)
Cazın geleceğini inşa ettiği söylenen John Coltrane’in röportajlarından derlenen kitap, dönemin cazdan kaynaklanan bütün ışıltısını gözler önüne seriyor. Hayatı boyunca otobiyografisine el atmamış olan John Coltrane, Bird olarak da bilinen caz üstadı Charlie Parker’dan Miles Davis’e, Johnny Hodges’dan Jimmy Heath’e müziğe yaklaşmasının sebebi olan önemli kişi ve anlara dair bir dolu hatırayı samimiyetle belgeletme inceliğinde bulunmuş. Caz tarihinin haricinde, heyecanlı ve gerçeküstü bir okumalık da diyebiliriz.
Northern Sun, Southern Moon: Europe’s Reinvention of Jazz (Mike Heffley)
Beş parmağın beşi de bir olmadığı gibi cazın değişim ve coğrafyalardaki etkileşimi de bir örnek olmadı. “Northern Sun, Southern Moon”da Heffley’in emprovize müzik ve caza dair heyecan dolu kalemiyle nasıl bir zihnimizde bir fikir oluşturduğunu görebiliyoruz. Metinlerinde İskandinavya, Hollanda, İtalya, Doğu ve Batı Almanya’ya geniş yer veren yazar sonrasında doğu bloklarına geçiyor. Dili rahat olan kitap cazla tanışmaya can atanlar için iyi bir başlangıç noktası sunuyor.
Günlerin Köpüğü (Boris Vian)
Edebiyat tarihinin bıçkın ve yetenekli delikanlısı Boris Vian, küçük yaşta geçirdiği hastalıklar sonucu kendisine illet gibi musallat olan bir kalp rahatsızlığına yakalandı. Belki de bu sebeple aşkı, edebiyatı, cazı dolu dolu yaşadı. İlk defa 1946 yılında yayımlanan ve dönemin caz atmosferini layıkıyla yansıtan Günlerin Köpüğü (L'Ecume des Jours) de kurgusuna rağmen hikayesini doruklarına kadar hissettiren bir roman olma özelliğini taşıyor. Nitekim Vian kurgusunu kabul etmeyip “Yaşanmış bir olaydır, çünkü başından sonuna kadar ben düşündüm bunu.” der önsöz yazısında. Okuyucularını dönemin Fransa’sındaki bir kafeye atan hikaye, Vian’ın seçtiği kelimelerle kimi zaman bir masalı andırıyor. Hatırlarsanız, 2013 yılında ünlü Fransız yönetmen Michel Gondry’nin yönetiminde, başrollerinde Audrey Tautou ve Romain Curis’nin olduğu bir filmle de taçlanmıştı.
Caz Kitabı (Joachim E. Berendt)
Joachim E. Berendt’in, ‘şu ana kadar yazılan en kapsamlı caz kitabını kaleme alma niyetiyle’ ortaya çıkan “Caz Kitabı” tam anlamıyla bir kaynak kitap! Caz hakkında sonu gelmeyen notlarla dolu kitapta, Berendt kaleme aldığı her şeyi durmaksızın sorguya çekiyor. Müzisyenlerin yaşadığı 'müzikal bilgi bombardımanı'ndan ötürü her şeyden etkilendiklerini düşünen yazar, bu noktada müziğin birçok türünü ele alarak cazın nasıl saf haline geldiğini bulmaya çalışıyor. Listenin ilk sırada okunması gereken kitabı da diyebiliriz. Bu arada kitabın Türkçesi Ayrıntı Yayınları’ndan çıktı.
Making of Kind of Blue: Miles Davis and His Masterpiece (Eric Nisenson)
1950’lerin caz başkenti New York’ta yetişen caz tarihçisi Eric Nisenson, 1959 yılında Columbia Records’tan çıkan Miles Davis albümü “Kind of Blue” hakkında kaleme aldığı “Making of Kind of Blue: Miles Davis and His Masterpiece” ile cazseverlerin albümün yapım sürecine daha yakından tanık olabilmesini sağlıyor. Yazarı Nisenson’a göre caz tarihi “Kind of Blue’dan sonra ikiye ayrılırken”, kitabın içinde yapım sürecinden fotoğraflar, müzisyenlerle yapılan röportajlar ve plak şirketinin arşivinden çıkan belgeler bulunuyor.
Is Jazz Dead?: Or Has It Moved to a New Address (Stuart Nicholson)
Cazın mutfağına aşina isimlerden Stuart Nicholson, eserinde Amerikalıların armağan ettiği cazı, Avrupalıların layıkıyla bir adım öne götürmesini konu ederek nadir tartışmalardan birini masaya yatırıyor. Yazarı Nicholson’ın, bununla da yetinmeyip eserin tamamında cazın değişen çehresinin nereye doğru evrileceği konusunda tahminler yürütüp okuyucularını düşündürdüğünü belirtmekte fayda var. Dolayısıyla daha önce Ella Fitzgerald ve Billie Holiday’in biyografilerini kaleme alan Nicholson’ın eserinde cazı diğer her şeyden ayırmak isteyen püristler ve tarihi sorgulamak isteyenler aradıklarını bulabilir.
A New History of Jazz (Alyn Shipton)
“A New History of Jazz”in yazarı Alyn Shipton, eserinde cazın her dönemini özellikleriyle betimleyerek okuyucuya cazın geçmişten bugüne tarihini anlatıyor. Alyn Shipton’ın farkı şu noktada ortaya çıkıyor: her yazarın (konusuna bağlı olarak) kendine göre bir kilometre taşı olur. Diğer caz tarihi kitaplarının aksine Shipton’ınki John Coltrane’in ölümüyle yarıda kesilen bir eser değil: free-jazz, doğaçlama, rock-caz gibi akımları da ele alıyor. Alternatif bir tarih okuması isteyenler not edilmeli.
This Is Our Music (Iain Anderson)
Free jazz’ı bulan Ornette Coleman’ın 1960’taki albümünün adıdır “This Is Our Music”. Kitap, Coleman’ın 1950-60’larla beraber anılan ‘keşfi’ ile o dönemdeki caz kültürünün aslında kimlerin fikri olduğuna dair Northeastern Eyalet Üniversitesi profesörü Iain Anderson’ın incelemesini konu ediyor. İkinci Dünya Savaşı’nın yaralarının sarıldığı yıllarda yürütülen bu algı yönetiminin başarısını Ornette Coleman, Cecil Taylor ve John Coltrane gibi dönemin yıldızlarına bağlamayan Anderson, özellikle eskiye özenenler için iştah açıcı bir eser sunuyor.