Blog

Keith Jarrett

Blog
Keith Jarrett

11.06.2019

Yazı: Yetkin Nural
İllüstrasyon: Saydan Akşit

Caz dünyasının sayılı piyanistleri arasında yer alan Keith Jarrett, müzik için doğan ve bu yeteneğini de sonuna kadar kullanan caz devlerinden biri. Piyano derslerine üç yaşından önce başlayan, ilk solo resitalini yedi yaşında veren ve organik bir uzantısı gibi kullandığı enstrümanıyla erken yaşta kurduğu derin bağı için “Ben piyano ile büyüdüm. Konuşmayı öğrenirken, bir yandan da onun dilini öğrendim” ifadesini kullanan Jarrett’in 60’ların ortalarında dev isimlerin orkestralarında başlayan ve yarım yüzyılı deviren müzik yolculuğundan satır başlarına göz atıyoruz.

1945 yılında, Pensilvanya’nın Allentown şehrinde dünyaya gelen Keith Jarrett’ın ailesi onun mutlak perde yeteneğini erken yaşında fark etti. Hali hazırda müzik dolu bir evde büyüyen ve üstün yeteneğini zaman kaybetmeden eğitimi ile birleştiren Jarrett, erken yaşlarda klasik batı müziği dersleri alıyordu. Ancak gençlik yıllarında ilgisini çok daha fazla çeken caz müziğini tercih etti ve klasik eğitimini devam ettirmek yerine, 1963’te önce bir seneliğine Boston’da bulunan prestijli Berklee College of Music’te bir yıllık eğitim aldı ve hemen sonrasında, 1964 yılında cesur bir hamle ile dönemin caz başkentlerinden New York’a taşınmaya karar verdi.

New York’ta Art Blakey tarafından daha sonraları yeni caz yeteneklerinin boy gösterdiği bir platforma dönüşen The Jazz Messengers ile çalmak için ekibe alınan Jarrett, bir ömür boyu sürecek ilk müzik dostluğunu da bu grup sayesinde edindi. Bir The Jazz Messengers konseri sırasında Jack DeJohnette tarafından keşfedilen Jarrett, usta davulcunun önerisiyle yeni kurulan, ve De Johnette’nin de yer aldığı The Charles Lloyd Quartet’e katıldı. Dönemin en başarılı dörtlülerinden biri olan The Charles Lloyd ile hem stüdyoda hem de Amerika ve Avrupa turnelerinde çalışan Jarrett’ın DeJohnette ile olan uzun soluklu beraberliği de bu süreçte köklendi.

The Charles Lloyd Quartet çeşitli anlaşmazlıklar neticesinde 1968’de dağıldığında, Jarrett’ın kapısında bu sefer bir diğer caz devi, Miles Davis vardı. Miles Davis’in o dönemde Chick Corea ve Jack DeJohnette gibi isimleri de barındıran ekibiyle caz tarihinin en ilham verici işlerinden bazılarına imza atan Keith Jarret, Davis ile olan beraberliğini müzik ve emprovizasyon konusundaki görüşlerini şekillendiren ve kendisi için sonsuz bir ilham kaynağı sağlayan bir süreç olduğunu ilerleyen yıllarda sık sık dile getirdi. Ancak ufak bir müzikal anlaşmazlık da söz konusuydu: Davis’in odaklandığı elektrikli enstrüman müziğinden fazla hazzetmeyen, hatta elektrikli klavye çalmayı plastik brokoli yemeye benzeten Jarret, akustik bir müziğe özlem duyuyordu. Nitekim takip eden 70’ler Jarrett’in kariyerinde sadece akustik enstrümanlarla kurulmuş çeşitli dörtlülerin hâkim olduğu bir dönem oldu.

Bu dörtlülerden ilki, 1971-1976 yılları arasında aktif olan “American Quartet” idi. Keith Jarrett’in yanı sıra, Dewey Redman, Charlie Haden ve Paul Motian’dan oluşan ve enstrümanları dönüşümlü kullanan American Quartet kayıtlarında Jarrett’i zaman zaman soprano saksafon veya perküsyon performansıyla dinlemek de mümkün oldu. Ekip Atlantic, Columbia, ECM, Impulse! gibi köklü plak şirketlerinin etiketleriyle toplam on üç albüm yayınladı.

1970’lerin ortalarında, Keith Jarrett American Quartet’in yanı sıra, ECM ile masaya oturduğu bir European Quartet de kurdu. Eski kıtada faaliyet gösteren bu ekip saksafoncu Jan Garbarek, basçı Palle Danielsson ve davulcu Jon Christensen’dan oluşuyordu. American Quartet ile benzer bir stile sahip olan European Quartet’in temel farklılığı ilkinde karşımıza çıkan avangart unsurların yerini dönemin ECM trendi olan Avrupa folku ve klasik batı müziği etkileşimlerinin almasıydı.

Tüm bu etkileyici ve üretken iş birliklerinin yanı sıra Keith Jarrett’i efsane haline getiren solo albüm ve emprovize konserleri de bugün caz tarihinin kilometre taşları arasında yer alıyor. 1970’lerin başından itibaren ECM etiketiyle solo albümler yayınlayan Jarrett’in 1973’te başladığı solo ve tamamen emprovize konserlerinin kayıtları caz dünyasında sesi hâlâ yankılanan başarılar arasında önemli bir yere sahip. Time Magazine tarafından yılın albümü seçilen Solo Concerts: Bremen/Lausanne (1973) ve tarihin en çok satan piyano albümü ünvanını halen elinde tutan, unutulmaz The Köln Concert (1975) albümleri bu zamanın ötesinde kayıtlardan ilk akla gelenler arasında. 70’lerden günümüze solo konser kayıtlarına devam eden ve en iyi performanslarının, ne çalacağına dair en ufak bir fikri olmadığı konserler olduğunu söyleyen Jarrett’in caz temelli üretiminde klasik batı müziğinin etkisinin tekrar canlanması ise 90’lara denk geliyor. Bu dönemde Paris Concert (1990), Vienna Concert (1991), ve La Scala (1995) isimli üç solo konser kaydı yayınlayan Jarrett, bu performanslara Bach ve Shostakovich gibi etkilendiği bestecilerin ruhunu ince ince işliyor.

Keith Jarrett’in en uzun soluklu işbirliğini işaretleyen, usta piyanistin en eski dostlarından davulcu Jack DeJohnette ve basçı Gary Peacock ile beraber 1983’te kurduğu; üçlünün caz standartlarına sınırları emprovizasyon ile epey esnetilmiş yorumlar getirdiği Standarts Trio ise caz tarihinin en muhteşem uyuma sahip üçlüleri arasında belki de başı çekiyor. Beraber 30 yılı aşkın süre boyunca telepatik bir düzeyde çalan ve üreten üçlü, 2014’de dağıldığında, geriye sayısı yirmiyi geçen albümün yanında, çoğu caz tarihinin unutulmazları arasında giren sayısız konserden oluşan bir miras bıraktı.

Bunlar da ilginizi çekebilir

Bizi Takip Edin
TR EN
Etkinlikleri etiketlere göre filtreleyin
11 KAS PZT
2

18:00

Seminer Modern ve Çağdaş Sanatın Hikayesi - II

Çevirimiçi Platform – Zoom

20:00

Seminer Sanat ve Çocuklar Üzerine Farklı bir Bakış

Çevirimiçi Platform – Zoom

12 KAS SAL
2

19:00

Film The Patriotic Woman

Akbank Sanat

20:00

Seminer Sanat ve Çocuklar Üzerine Farklı bir Bakış

Çevirimiçi Platform – Zoom

13 KAS ÇAR
2

18:30

Söyleşi Aile

Akbank Sanat

20:00

Seminer Sanat ve Çocuklar Üzerine Farklı bir Bakış

Çevirimiçi Platform – Zoom

14 KAS PER
3

18:00

Seminer Sanatın Kültürü ve İdeolojisi

Çevirimiçi Platform – Zoom

18:30

Seminer Cehalet Epistemolojisi ve Kayıtsızlaşmanın Ardında

Akbank Sanat

20:00

Seminer Sanat ve Çocuklar Üzerine Farklı bir Bakış

Çevirimiçi Platform – Zoom

15 KAS CUM
1

20:00

Dans "Palma" Dans Performansı

Akbank Sanat

16 KAS CMT
4

12:00

Çocuk Akbank Çocuk Tiyatrosu "Ne Olacağım Ben?"

Akbank Sanat

12:00

Atölye İleri Dönüşüm Atölyeleri: Atık Malzemelerle Yaratıcı Baskılar

Akbank Sanat

15:00

Atölye Beden ve Kompozisyon

Akbank Sanat

15:30

Çocuk Göçmen Kuşların İzinde: Kuş Yuvası Tasarım Atölyesi (6-10 Yaş)

Akbank Sanat

17 KAS PAZ
-
18 KAS PZT
-
19 KAS SAL
1

19:00

Film The Marriage of Maria Braun

Akbank Sanat

20 KAS ÇAR
-
21 KAS PER
-
22 KAS CUM
-
23 KAS CMT
7

12:00

Çocuk Bi’ Şehir: Kayıp Seslerin Yolculuğu (5-9 Yaş)

Akbank Sanat

13:30

Çocuk Kitaplığımda Bi’İstanbul: Kitap Dekoru Atölyesi (5-9 Yaş)

Akbank Sanat

15:00

Atölye Sesin Fiziksel Boyutu

Akbank Sanat

15:00

Tiyatro Deneyim

Akbank Sanat

16:00

Atölye Alfabe Deneysel Fotoğraf Atölyesi (Kasım - 1. Grup)

Çevirimiçi Platform – Zoom

17:00

Tiyatro Duman

Akbank Sanat

19:00

Söyleşi Tiago Correia ve Antonio Parra ile Söyleşi

Akbank Sanat

24 KAS PAZ
1

16:00

Atölye Alfabe Deneysel Fotoğraf Atölyesi (Kasım - 2. Grup)

Çevirimiçi Platform – Zoom

25 KAS PZT
-
26 KAS SAL
1

19:00

Film Yesterday Girl

Akbank Sanat

27 KAS ÇAR
-
28 KAS PER
1

19:30

Söyleşi Kentsel Bellekte İz Bırakmadan

Akbank Sanat

29 KAS CUM
1

16:00

Atölye Alfabe Deneysel Fotoğraf Atölyesi (Kasım - 1. Grup)

Çevirimiçi Platform – Zoom

30 KAS CMT
5

12:00

Çocuk Akbank Çocuk Tiyatrosu "Ne Olacağım Ben?"

Akbank Sanat

12:00

Atölye Alfabe Deneysel Fotoğraf Atölyesi (Kasım - 2. Grup)

Çevirimiçi Platform – Zoom

15:00

Atölye Duyularla Oynamak

Akbank Sanat

16:00

Çocuk Ailece İleri Dönüşüm: Mozaik Atölyesi (4-8 Yaş)

Akbank Sanat

17:15

Çocuk Ailece İleri Dönüşüm: Heykel Atölyesi (4-8 Yaş)

Akbank Sanat

01 ARA PAZ
-

Etkinliği takviminize ekleyin

E-Bülten'e üye olun